Ülkemizde iç mekan ve dış mekan peyzaj mimarisi her geçen gün daha popüler hale gelmektedir.
Peyzaj denildiği zaman ilk akla gelen bireysel konutların bahçelerinde yapılan düzenlemeler olmaktadır fakat bu kanı oldukça yanlıştır çünkü peyzaj başlı başına yepyeni alanlar, mekanlar inşa etme, mevcut mekanları ıslah etme ve güzelleştirme sanatıdır. Bahsi geçen mekanlar ise sadece bahçeler değil, kent içi veya dışı yollar, refüjler, yamaçlar, park, bahçe, gezi yolları gibi kamuya açık alanlar, büyük sanayi tesisleri, her ölçekteki iş yerleri, okullar, resmi daireler belediyeler gibi kamu kurum ve kuruluşları, restoran, cafe, benzinlikler, park alanları gibi umuma mahsus yerler v.b. sayısız alanı kapsamaktadır. Elbetteki konutlar ve siteler gibi yaşam alanları da bunların arasındadır.
Büyük veya küçük ölçekli bağ, bahçe hatta ekim ve dikim alanlarının yani arazilerin ve tarlaların yüksek verimli, dengeli ve düzenli verim verebilmesi için tesis edilen alt ve üst yapıların temelini, yine peyzaj sanatı unsurları oluşturmaktadır.
Pek bilinmese dahi, peyzaj uygulamalarının hayvancılık üzerinde de büyük etkileri vardır. Özellikle büyük baş hayvan yetiştiriciliğinin en büyük girdi maliyetini oluşturan yem üretimi için dikilen veya ekilen alanlardan, yüksek besin ve verim değerleri elde edebilmek için peyzaj mimarisinden faydalanılması nerede ise zorunluluktur.
Doğru ve etkin peyzaj uygulamaları sadece tasarımcılık veya mimari bilgi ile yapılamaz çünkü bitki fizyolojisi uzmanlığı gerekmektedir. Diğer bir tanımlama ile ziraat mühendisliği eğitimini almamış kişilerin yapacağı peyzaj çalışmalarından, istenilen ve beklenilen sonucu almak mümkün değildir. Elbetteki mühendislik bilgisinin yanısıra, konusunda tecrübe edinmiş olmak da çok önemlidir.
“Eğer her bir bitki sadece kendisine mahsus yerlerde bulunsaydı yada her bitki her yerde bulunsaydı, doğanın bize sunduğu güzelliklerden mahrum kalırdık.”
Suat Gökmen
Bitkiler, ruhumuza huzur ve coşku veren kutsal sevgililer gibidir.
Her bir bitki, kendi başına hayat kaynağıdır. En işe yaramaz gibi görünen bitkiyi derinlemesine incelediğimizde ne kadar olağanüstü bir yapıya sahip olduğunu görürüz. Canlıların varlığını devam ettirebilmesi için gereken su, hava ve ısının olmazsa olmaz katalizörü bitkilerdir. Üzerinde yaşadığımız dünyanın varlığının devamını sağlaması yanında, huzur ve mutluluk kaynağı rengarenk çiçekler, taze meyve ve sebzeler kısacası can damarımız bitkilerin olmadığı bir dünya hayal edebilir miyiz ? Sadece tek bir bitkinin sağlıklı büyüyüp gelişmesine yardım ederek, doğaya ve habitata yapabileceğiniz katkı göz ardı edilebilir mi?
Gökmen Çiçekçilik, Fidancılık ve Peyzaj firmasının her bir ferdi, bu işi sadece bir iş olduğu için veya maddi getiri kazanmak için değil, doğaya bir nebze dahi olsa katkıda bulunarak, yaşamın devam etmesine destek vermenin hazzını tatmak için tüm çaba ve gayreti ile yapmaktadır. bizler, sağlıklı doğanın, mutlu insanlar demek olduğunun bilincindeyiz ve bu bilinç ile en doğruyu gerçekleştirebilme amacındayız.
